YÜZÜNCÜ YILINDA ZİYARET TEPESİ ŞEHİTLERİ MAYIS'IN YEDİSİ'NDE MEZARLARI BAŞINDA ANILIYOR

Trabzon Köprübaşı İlçesi Güneşli Köyü’ne bağlı Kacalah Dağı Ziyaret Tepesi mevkiinde 1916 yılında Ruslarla yapılan çatışmalarda şehit olan Göneşara'lılara ait dört tane mezar mevcuttur. Bu mezarlarda onlarca şehit’in yattığı söylenmektedir. Kacalah Dağı'na bağlı bölge köy, yayla ve mezralarda yaşayan yöre insanları Karadeniz'in Hıdrellezi sayılan Mayıs'ın Yedisi'nde yıllarca burada Ziyaret Tepesi'nde buluşmuşlardır.

Ziyaret Tepesi Şehitliği'ndeki Mayıs'ın Yedisi buluşması her yıl bir taraftan ekonomik sosyal ve kültürel hayatın akışını sağlamış diğer yandan şehitlere saygı ve minnet günü gibi yaşanmıştır.

İşte Rus İşgal Kuvvetlerine karşı kahramanca mücadele eden şehitlerimizi bu sene ebediyete intikal edişlerinin yüzüncü yılında Mayıs'ın Yedisi'nde mezarları başında rahmet ve minnetle anacağız.

BU SENE MAYIS’IN YEDİSİ BULUŞMASI BERAT KANDİLİ VE DOLUNAY İLE AYDINLANACAK

21 Mayıs 2016’da yapılacak Mayıs’ın Yedisi buluşması ve Ziyaret Tepesi Şehitleri’ni Anma Günü aynı anda Berat Kandili’ne rastlıyor. Bu gece Dolunay’ın aydınlattığı Kacalah Dağı ve seyir alanındaki yayla dağ ve Karadeniz kıyıları hem manevi hem de görsel anlamda ziyaretçilere çok farklı ve keyifli imkanlar sunacak.

KACALAH DAĞINDA MAYIS'IN YEDİSİ’NDE BİR GÜN NEŞE SEVİNÇ VE SOHBETLE GEÇERDİ

Pek çoğumuzun çocukluk ve gençlik döneminin geçtiği Trabzon Köprübaşı Güneşli Köyü Kacalah Dağı Ziyaret Tepesinde kutlanan "Mayıs'ın Yedisi" törenini bildiğimiz kadarıyla sizlere anlatmaya çalışalım..

Mayıs'ın Yedisi geldiğinde o gün çevre köy ve mezralardaki herkes maaile cemi cümlesiyle Kacalah Dağının zirvesi Ziyaret Tepesi'ne doğru yürürdü. Köylüler genel olarak mısır ekmeği, peynir, tereyağı, pişmiş patatesten oluşan azıkları ile öğlen vakti karın doyururdu. Yemeklerin yanında ayran, çay ve Ziyaret Tepesinin şifalı suyu içilirdi. Seyveho, Çifteköprü, Ve Göneşaralılar gün boyu sohbet eder oyun oynar gençler tanışır konuşur türkü söyler horon oynardı. Mayıs'ın Yedisi o gün tanışan gençlerin evliliği için başlangıç olur arkadaşlık dostluk ve yardımlaşma pekişirdi. Belki de bu günün en önemli özelliği bu törende herkesin eşit ve eş oluşuydu. Zengin-Fakir, akıllı-deli, uzun-kısa ayrımı olmazdı.

Karadeniz'in pek çok yerinde halen yaşatılan bu gelenek gurbet ve hayat mücadelesi telaşı ile Güneşli Köyü'müzde 1980'li yıllardan beri yaşanamamıştır. İmkanı ve zamanı olanların Kacalah Dağı Ziyaret Tepesinde Mayıs'ın Yedisi’nde her yıl yeniden buluşulması dileğiyle bu etkinliği yeniden başlatıyoruz.

MAYIS'IN YEDİSİ'NE ZİYARET TEPESİNE

YER: Kacalah Dağı Güneşli Köyü Köprübaşı TRABZON

TARİH: 21 Mayıs 2016 C.tesi

PROGRAM AKIŞI:

13:30 - 15:00 ZİYARET TEPESİ ŞEHİTLİĞİ'NDE DUA: Şehitlerin Kabirleri başında ve ebediyete intikal edenlerin ruhu için Yasin-i Şerif ve Dua okunması, ibadet edilmesi. Aynı alanda yeme içme ve muhabbet edilmesi.

15:30 - 19:00 MUNGARABİS(*) DÜZÜNDE KEMENCE VE HORON: Yeme içme ve muhabbet edilecek.
(*)MUNGARABİS: Özellikle büyükbaş hayvanların acı ile bağırması.

AÇIKLAMA: Buluşma 19-20-21-22 Mayıs Tarihlerinde olacak. 19 Mayıs gününün tatil olması nedeniyle buluşma öncesi ve sonrasında da köy ve çevresinde ziyaret ve etkinlikler olabilecek.

MAYIS'IN YEDİSİ’NE KATILMA ŞEKLİ VE PRENSİPLERİ

Geleneğe bağlı olarak ziyaretçiler yiyeceklerini yanında kendileri getirecek.

Geleneğe bağlı olarak Katılımcılar her türlü ünvan mal mülk mevki sıfat ve durumlarından arınmış olarak "Göneşarali" kimliği ile gelecekler.

Tören alanı ve çevresinde hiçbir şekilde çer-çöp bırakılmayacak, toplanıp paketlenip şehir merkezindeki çöp toplama alanına atılacak.

Geleneğe bağlı olarak etkinlik alanında alkollü içki içilmeyecek.

Emniyet can güvenliği ve katılımcıların huzuru için tabanca tüfek ve benzer ateşli silah ve alet edavat kullanılmayacak.

Tören alanında protokol, statü, sponsor, bağış, dilenme gibi benzer eylem ve işlemler yapılmayacak.

ÖNEMLİ NOT: Hava yağmurlu olsa da buluşma tarihinde değişiklik olmayacak.

TRABZON'UN RUS İŞGALİNDEN KURTULUŞU

Birinci Dünya Savaşı sırasında, Ruslar Trabzon’a saldırır (14 Nisan 1916). Trabzon'lulardan oluşan vurucu güçler (Milis), bu saldırı sırasında gerilla savaşı verirler (10 Haziran 1916). Araklı, Sürmene ve Of İlçeleri ile iç kesimlerde Dernek, Çaykara ve Köprübaşı İlçeleri Limonsuyu Hanları, Sultanmurat Hanları'nda Köprübaşı’na bağlı Harmantepe Yaylası ve Kacalah Dağı'nda Rus işgalini kırmak için zorlu mücadeleler verilir. Bu esnada Karadeniz yayla, köy, mezra, vadi ve ilçelerinde sayısız şehitler verilmiştir.

Rusların Trabzon’da kaldığı bir yıl, on ay, on günlük süre içinde özellikle Rumlar ve Ermeniler, yerli halka büyük işkenceler yaparlar; sayısız insan öldürürler. 1917’de Rusya’da “Bolşevik Devrimi” olur, Çarlık Yönetimi yıkılır. Bunun üzerine Rus ordusunda büyük bir panik başlar. Bu Rusların Trabzon’dan çekilmesine de yol açar. Öte yandan, batıdan doğuya doğru kayan ve Karadağ’da toplanan Türk Çeteleri, Trabzon Akçaabat’a inerek Yüzbaşı Kahraman Bey’in komutasında üç koldan Trabzon’a doğru yürürler ve 24 Şubat 1918 tarihinde Trabzon’a girer ve şehir Rus işgalinden kurtulur.

GENEL OLARAK KARADENİZ'DE MAYIS'IN YEDİSİ

Bir bakıma Karadeniz'in Hıdrellezi olarak bilinen "Mayıs'ın Yedisi" geleneğinin adını 20 Mayısın Rumi takvime göre Mayısın 7'sinden olduğu biliniyor.

Bu geleneğin başlangıcı Orta Asya'da Oğuz ve Kıpçak Türklerinden bugüne kadar uzanıyor.

Karadeniz Bölgesi'nin bazı yerlerinde sürdürülen geleneğe göre, kıyı kesiminde hayvanlar akarsuyla denizin birleştiği yerde, iç kesimlerde ise ırmakta yıkanıyor. Belirlenen tören buluşma alanında yöre halkı o gün işini gücünü bırakıyor sabahın erken saatlerinden başlayarak gün bitinceye kadar yeyip içip sohbet ediyor. Kemence, kaval, davul-zurna ve başka yöresel çalgılar eşliğinde türkü söylüyor horon oynuyorlar. Akşam evlere dönüşte tören alanına su kenarına gelemeyenlere kaplar içerisinde deniz veya ırmak suyu götürülür.

Geleneğe göre hayvanları özellikle deniz suyunda, denize ulaşılamıyorsa ırmak suyuyla yıkamanın yaylalara çıkmadan önce onlara sağlık, güç ve enerji verdiğine, kötülüklerden arındırdığına inanılıyor.